Maden İşçisinin Ezgisi
Yoksulun ömrü gece
Varsılın ömrü gündüz
Yeraltı hapishane
Konakların önü düz
Kül canımı acıtma
Tut ellerimi gülüm
Kölelik pazarında
Hep arsız olur zulüm
Maden kapısı köşe
Mayıs ayı toz toprak
Girsem ağır endişe
Girmesem kara açlık
Gökyüzünün ardında
Asrın medeniyeti
Kara Toprak altında
Yüzyılın sefaleti
Bir tuhaf madde kömür
Bir tuhaf yüz karası
Elimde beyaz çürür
Sesim ateş yarası
Kül Canımı acıtma
Tut ellerimi gülüm
Göğsümün sol yanında
Can damarı kördüğüm
Karanlık dere mevki
Bir çığlık çoluk çocuk
Ad okur bildirici
Duyar büyük insanlık
Tenim soğuk çok soğuk
Kulaklarım tok sağır
Ne ben duyarım artık
Ne ölü arkadaşlar
Kış geçer bahar geçer
Yeryüzü bir muamma
Gül kurur evler göçer
Sakın beni unutma
Kül canımı acıtma
Tut ellerimi gülüm
Yoksulun kapısına
Her daim uğrar ölüm
Babür Pınar