Bir Devrin Destanı
Oturdum,düşündüm sebep ne neden?
Kızıla değil de ala kıydılar.
Bazan Yunus,bazen Yavuz'ca giden
Yolcuya kıydılar,yola kıydılar.
İlahi bir aşkla tütüp dururken
Ateşinde küfür kızıl erirken.
Işığı yarına müjde verirken
Ocağa,ateşe,küle kıydılar.
Bu söz yeni değil söylenmiş önce
Diken yaranırmış deveye anca
Deve çobanından bağban olunca
Dikeni bırakıp güle kıydılar.
Allah için biri gerçeği görüp
Dökmedi zehirin tasını kırıp
Üstelik zehiri süngüye sürüp
Ne tuhaf değil mi bala kıydılar.
Baba evladına kıyar sanmazdım
Zaten kıyan el olsaydı tınmazdım
Önceden kıysalar yine yanmazdım
Zafere bir adım kala kıydılar.
Ahde vefa var ya,umutmuş gardaş
O umut ki bizi uyutmuş gardaş
Baltalar sapını unutmuş gardaş
Ormana ağaca,dala kıydılar.
Çekilenler hayalimde yadımda
Anlatmakla bitmez iki adımda
Kırkdörtten seksene hesapladım da
Otuzaltıbuçuk yıla kıydılar.
İnanan ne zaman olmuş ki mağlup?
Kıysalar da biziz yarın ki galip
Lakin oyununu oynadı salip
Uşakları üç hilale kıydılar.
Bu gerçeği Arif olan söylüyor
Kıyanın kurduğu plan söylüyor
Kim derse ki gaflet,yalan söylüyor
Bunlar bize bile..bile kıydılar.
Ozan Arif