Wilhem Dilthey Kimdir?
Wilhelm Dilthey Kimdir? (1833-1911)
19.11.1833'de Bir Protestan rahip ailesinin çocuğu olarak Ren kıyısındaki Biebrich’de doğdu; teoloji ve felsefe öğrenimi gördü.
Dilthey, yaşadığı dönemde doğa bilimlerinin yaygın etkisine karşı, “insan” ı değişkenliği ve olumsallığı bağlamında ele alan bir yaşam felsefesi geliştirmiştir.
İlahiyat öğreniminden felsefeye geçen düşünürümüz, öğretmenlik döneminden sonra, akademik düzeyde felsefi araştırmaya yöneldi.
Çok değişik konularda yoğun araştırmalara girişti. İlahiyat, felsefe ve edebiyat konularının yanı sıra, sosyoloji, etnoloji, psikoloji ve fizyoloji gibi ampirik bilimlerdeki gelişmeleri de yakından izledi.
1864’te Berlin’de doktorasını tamamladı ve 1866’da Basel Üniversitesi’nde çalışmaya başladı. Bunu 1868’de Kiel, 1871’de de Breslau üniversitelerine atanması izledi. 1882’de Berlin Üniversitesi’nde R. H. Lotze’un yerini aldı ve yaşamının geri kalan bölümünü burada geçirdi.
Önceleri “insan, toplum ve devlet bilimleri” olarak biraz da bulanık biçimde özetlediği, ama daha sonra Geisteswissenschaften (Tinsel Bilimler) adını verdiği bilimlerin felsefi temelini araştırdı. Bu terim sonunda tarih, felsefe, din, psikoloji, sanat, edebiyat, hukuk, siyaset ve ekonomi alanlarını toplu olarak belirtmede yaygın kabul gördü. Bu araştırmaları ürünü olan Einleitung in die Geisteswissenschaften’ın (Tinsel Bilimlere Giriş) ilk cildi 1883’te ortaya çıktı. Üzerinde çalışmayı aralıksız sürdürdüğü ikinci cildi hiçbir zaman tamamlayamadı, ama bu ilk yapıtı bir dizi önemli denemeye yol açtı.
Dilthey’m etkilendiği başlıca kaynaklar, Vico, Herder, Goethe, Schleiermacher’in yenilediği şekliyle 19. yüzyılın felsefi hermeneutiği, Alman İdealizmi (özellikle Hegel), Romantik Fioloji Okulu (özellikle Schlegel ve Böckh) ve Alman Tarih Okulunun tarihçilik anlayışıdır.
O, bu etkiler çerçevesinde yöneldiği Batı tarihinin tümünü, özellikle Batı bilim ve sanat tarihini, didiklercesine araştırmış ve yorumlamıştır. Onun Batı tarihi, bilimi ve sanatı üzerine yorumlanın pek çoğunun bugün de aşılamamış olduğunu söylemek, hiç de abartma olmaz.
Dilthey bu derinleşme ve yoğunlaşma içerisinde; tarihi ve toplumu konu edinen bilimlerin (tin bilimlerinin) dayanacağı ve fakat doğa bilimlerinin dayandığı ve Kant’ın “salt akıl eleştirisi”nde işaret ettiği zeminden farklı olacak bir epistemolojik zemini araştırmaya yönelmiş, ölümüyle yarım kalan bir “tarihsel akıl eleştirisi”ne kendini adamıştır. Ölümünden sonra “Toplu Yazılar” (Gesammelte Schritten) dizisi içinde bir araya getirilen eserlerinin basımı, 1972’de 16 büyük boy cilt olarak tamamlanmıştır.a