Sağlık Üstüne
İyi iken de hasta iken de canımın istediğini yapmışımdır her zaman. İçimden gelen isteklere büyük bir güvenim vardır. Acıyı acıyla gidermeyi sevmem. Hele insanı hastalıktan daha fazla rahatsız eden ilaçlardan nefret ederim. Karnımız ağrıyor diye kendinizi istiridye yemek keyfinden yoksun ettiniz mi, derdiniz birken iki olmuş demektir. Hastalıktan çektiğiniz yetmiyormuş gibi bir de perhizden çekersiniz. İlaçlarda nasıl olsa aldanıyoruz madem, bari ağzımızın tadıyla aldanalım. Herkes bunun tersini yapıyor kendine zor gelen neyse iyiliği onda görüyor kolay bakımdan çekiniyor.
Canımın çektiği yiyecekler çok defa mideme en az dokunan şeyler olmuştur; iştahım midemle kendiliğinden uyuşur. Gençken biberli baharlı şeyler hoşuma giderdi.
Yaşlanınca mideme dokunur, hoşuma da gitmez oldular. Şarap hastalara iyi gelmez: Hasta oldum mu en tiksindiğim şey de şarap olur. Zorla, istemeye istemeye yaptığım her şey dokunur bana; seve seve, iştahla yaptığım hiçbir şeyden zarar görmem. Hoşuma giden bir şeyin bana dokunduğunu bilmiyorum. Onun için hekimlerin dediklerini her zaman keyfimden yana çevirmişimdir, hem de alabildiğine…
En büyük dertler çoğu kez doğaya uyacak yerde kendi uydurduğumuz çarelerden gelir. İspanyollar’ın bir sözü türlü yönlerden hoşuma gider:
Defianda me Dios de mi
Allah beni kendimden korusun.
Hasta iken beni üzen şey canımın istediğini yapmamak değil, canımın bir şeyi istemez oluşudur. Keşke bir şey istese de yapsam; hekimler zor durdurur beni. Sağken bütün kaygım da umutlu, istekli olmaktır.
Uyuşuk, isteksiz olmak ne acıklı bir şeydir. Hekimlik bilgisi sen sözünü söylemiş değil ki, bizim ağız açmaya hakkımız olmasın. Bu bilgi iklimlere, aylara, Franel’e ve Escale’e (Montaigne’in zamanında yaşamış hekimler.) göre değişiyor. Hekiminiz uykuyu, şarabı ve eti sizin için zararlı görüyorsa üzülmeyin; ben size onun gibi düşünmeyen bir başka hekim bulurum. Hekimlerin düşünceleri bin bir kalıba girecek kadar değişiktir. Bir zavallı hasta bilirim; iyileşeceğim diye aylarca susuzluktan yandı, tutuştu; sonra bir hekim kendisine su içmemenin zararlı olduğunu söyledi. Neye yaradı çektikleri? Geçenlerde bir hekim çok sıkı perhizlerden sonra böbrek taşından öldü. Meslektaşlarının dediğine göre, bu perhiz onu kurutmuş, tüketmiş ve taşın büsbütün azmasına neden olmuş.
(Kitap 3, bölüm 13)
Montaigne; Denemeler‘den