Ruhun Ölmezliği Nedir?
Ruhun Ölmezliği Nedir?
Bedenin ölümünden sonra ruhun sonsuzca yaşayacağı inancı.
Ruhun ölmezliği ya da ölümsüzlüğü inancı tanrıbilimin temel inaklarından (dogmalarından N.) biridir. Ruh, tanrıyla özdeş ya da tanrısal bir varlık sayılınca onu ölmezlikle nitelemek dinsel açıdan zorunludur. Çünkü ruh sonluysa onun özdeşi ya da kaynağı olan tanrının da sonlu olması gerekir. Buysa tanrı düşüncesiyle çelişiktir. Oysa ruh, bedenin düşünsel ya da duyusal yanıdır. Bedenden ayrı ve bağımsız bir ruh tasarımı tümüyle bilimdışıdır, bir boş inançtır. Skolastik Hıristiyan felsefesi, tanrı varlığının tanıtlanmasında olduğu gibi, ruhun ölmezliğinin tanıtlanması için de çeşitli kanıtlar ileri sürmüştür. Bu kanıtların tümü bilim ve mantıkdışı uslamlamalardan ibarettir. Örneğin, skolastik felsefenin ruhun varlığı ve ölmezliği yolunda ileri sürdüğü sekiz büyük kanıttan biri şöyledir (4. kanıt): "Madem ki bütün dinler ruhun ölmezliğini kabul ve tasdik etmişlerdir, ruh ölümlüyse bütün dünya aldanmış demektir ki olanaksızdır". Rönesans Aristotelesçilerinin en büyüğü olan Padua okulu profesörü Pietro Pomponazzi (1462-1524) şöyle der: "Din adamları insanları iki sınıfa ayırarak bir sınıfı ceza ve armağanla doğru yola çekmek zorundaydılar. Öteki sınıfsa bunlarla elde tutulamayacak kadar bilgili ve yetenekliydi. Onlar için de ruhun ölmezliğini ileri sürmek zorunluydu. Ruhun ölmezliği ilkesi, siyasal ve yönetimsel bir amacı gerçekleştirmek için ileri sürülen bir varsayımdan başka bir şey değildir".