Lucretius Kimdir?
Lucretius Kimdir?
Lukretius, (Titus Lucretius Carus) M.Ö. 99 - M.Ö. 55 yılları arasında yaşamış, yazılarını bitiremeden çıldırmış, kendi eliyle canına kıymış Roma dönemi şair ve filozoftur.
Eksik kalan yazılarını ölümünden bir süre sonra Cicero sona erdirmiş, derleyip düzenlemişti. Michel de Montaigne adlı yazarın denemelerinde de, bu ünlü şairin sözlerine rastlayabilirsiniz.
Altı kitaptan oluşan Doğa Üzerine adlı eseri yazmış olan Lukretius,
1. Hiçten hiçbir şeyin çıkmayacağı,
2. hiçbir şeyin ortadan kaldırılamayacağı
ilkeleriyle birlikte, maddi cismin ve boşluğun var olduğunu öne sürmüştür.
Lukretius, daha sonra cismi de, bileşik ve basit diye, ikiye ayırmıştır. Bunlardan bileşik cisimler nesnelere, şeylere karşılık gelirler; buna karşın, basit cisimler atomlardır. Atomun var oluşunu öne sürdüğü için, maddenin sonsuzca bölünebilirliğine karşı çıkan Lukretius, bir yandan da atomların şekil ve ağırlıkları olduğunu, fakat renk, ses, koku ve tat gibi ikincil niteliklere sahip olmadığını iddia etmiştir.
Eksik kalan yazılarını ölümünden bir süre sonra Cicero sona erdirmiş, derleyip düzenlemişti. Michel de Montaigne adlı yazarın denemelerinde de, bu ünlü şairin sözlerine rastlayabilirsiniz.
Altı kitaptan oluşan Doğa Üzerine adlı eseri yazmış olan Lukretius,
1. Hiçten hiçbir şeyin çıkmayacağı,
2. hiçbir şeyin ortadan kaldırılamayacağı
ilkeleriyle birlikte, maddi cismin ve boşluğun var olduğunu öne sürmüştür.
Lukretius, daha sonra cismi de, bileşik ve basit diye, ikiye ayırmıştır. Bunlardan bileşik cisimler nesnelere, şeylere karşılık gelirler; buna karşın, basit cisimler atomlardır. Atomun var oluşunu öne sürdüğü için, maddenin sonsuzca bölünebilirliğine karşı çıkan Lukretius, bir yandan da atomların şekil ve ağırlıkları olduğunu, fakat renk, ses, koku ve tat gibi ikincil niteliklere sahip olmadığını iddia etmiştir
Lucretius'tan Seçme Sözler
- Her şey değişir ve hiçbir şey olduğu gibi kalmaz. Doğa her şeyi değiştirir ve her şeyin şeklini değiştirmeye zorlar.
- Bazı şeyler değiştiğinde ve uygun sınırlarını aştığında, bu aynı zamanda o değişimin ölümü olur.
- Değişmek, dağılmak; yok olmaktır. Parçalar oynar yerinden, bozulur düzenler...
- Ben varken ölüm yok, ölüm varken ben yokum; o halde korkacak ne var?
- Çocukların kör karanlıktan korktuğu gibi bizde aydınlıktan korkarız, çocukların karanlıktan dehşetle beklediklerinden daha korkunç olmayan şeylerden...
- Hayat bir işinize yaramadıysa, boşu boşuna geçtiyse, onu yitirmekten ne korkuyorsunuz? Daha yaşayıp da ne yapacaksınız?
- Mademki ölümün ününe geçilemez, ne zaman gelirse gelsin.