İnsan Nedir?
İnsan Nedir?
Bilinçli ve toplumsal varlık.
Antropoloji alanındaki son bulgular günümüzden 400 milyon yıl önceki Silür döneminde deniz hayvanlarının yaşadığını, 300 milyon yıl önceki Karbon döneminde kara bitkilerinin belirdiğini, 150 milyon yıl önceki Jura döneminde dinozorlarla sürüngenlerin göründüğünü, 60 milyon yıl önceki Eosen döneminde de maymun ve ilerde insanlaşması muhtemel primatların çoğaldığını meydana koymuştur. Bu çağlardan kalma fosil kalıntıları, günümüzden 35 milyon yıl önceki Oligosen döneminde yaşamış olan Aegyptopithecus Zeuxis’in insanlaşmayı hazırlayan maymun türlerinden Dryopithecus’ün atası olabileceği kanısını uyandırmıştır. Dryopithecus Africanus dı verilen bu maymun türüyse, günümüzden 25 milyon yıl önceki Miosen döneminde yaşamıştı. Bu çağda bulunan Ramapithecus punjabicus ve Kenyapithecus Africanus’ün insan türünü meydana getirecek olan ilk insanımsılar (La. Hominidae) oldukları sanılmaktadır. 12 milyon yıl öncesi Pilosen döneminden hiçbir fosil bulunamamışsa da 3 milyon yıl önceki Pleistosen döneminden ilk insanlaşan maymun grubu olduğu sanılan Australopithecus fosilleri bulunmuştur. Çünkü, bunlara gelinceye dek maymun grupları çoğunlukla ağaçlarda yaşarken bu grubun yerde yaşadığı saptanmıştır. Bu maymun-insan fosillerinin ilki 1924 yılında Rodezya’da bulunmuştu. Daha sonra bu türden düzinelerle fosil meydana çıkarılmıştır. Bu fosillerle birlikte bunlarca yapıldığı sanılan yontulmuş çakıl taşları da bulunmuştur. Pleitosen döneminin üçüncü buz çağından önce insan türünün geniş ölçüde yayıldığı sanılmaktadır. Neanderthal adamı bu ilk insanlardan biridir ve Homo sapiens Neanderthalensis dıyle anılmaktadır. Bu dönemin dördüncü buz çağı Neanderthal adamını hemen tümüyle yok etmiştir. Ama bu çağ sona ermeden Homo sapiens sapiens dı verilen gerçek insanlar dünya üstünde görünmüşlerdir.
Sürüp gitmekte olan soyumuzun ataları bunlardır. Bu insanlar çeşitli ırklar halinde var olmuşlardır. Bu ırkların ilki de Cro-Magnon ırkıdır. İnsan doğanın ürünüdür ve biyolojik evrimin sonucudur. Yaşambilimsel evrimden insansal tarihe geçiş emek’le başlamıştır. İnsansal emeği, hayvansal çabadan ayıran, bu emeğin bilinçli oluşudur. Emek ve bilinç, birbirlerinin koşulu olarak, insana özgü bir diyalektik ikileşmedir. Yüksek hayvan türlerinde beliren zeka ve onunla sınırlı olarak gelişmiş bulunan çaba, evrim sonucunda, insansal bilinç ve bilinçli emeğe dönüşmüştür. Bu gelişme, pek uzun bir evrimin ürünüdür. Hayvansal zeka ve çaba sadece doğadan yararlanmakla kalmış, doğayı yararına uygun olarak değiştirip ona egemen olunca insanlaşmıştır. İnsan, onu meydana getiren doğasal koşulların aşılmasıyla varlaşmıştır ve bu yüzden artık o doğasal koşullara indirgenemez. Bilinç ve eylemin, birbirlerini karşılıklı olarak etkilemesiyle gerçekleşen uzun bir evrim sonunda alet yapmış ve hayvandan farklı olarak endi kendini üretmiş’tir. Bundan başka hayvan tek başına da bir varlık olduğu halde, insan ancak toplumsal olarak bir varlıktır. ‘’İnsan toplumsal ilişkilerinin toplamıdır’’. Gerek kendini ve gerek doğayı üretimi, insanı insan eden başlıca niteliktir.