Duyusal Süreçler Nelerdir?
Duyusal Süreçler Nelerdir?
Vücudumuz çoğu zaman farkında olabildiğimiz ya da olmadığımız tepki ve davranışlar meydana getirir.
Fakat belli bir davranışı oluşturma adına öncelikli olarak belli bir bilgiye ihtiyaç duyulmaktadır. Örneğin açık havada yemek yiyorsunuz. ilerleyen saatlerde yağmurun yagacağını nasıl tahmin edersiniz? Yağmurdan kaçma davranışını ya da korunma ile ilgili önlem alma davranışını gerçekleştirmek için vücuda belirli miktar ve özellikte uyaranların girmesi gerekmektedir. Açık havada iseniz yağmurla ilgili bilgiyi gökyüzüne bakarak gözleriniz aracılığıyla edinebilirsiniz. Havadaki yağmur kokusu size yaklaşan durumla ilgili bilgiler sağlayabilir. Öte yandan işittiğiniz gök gürültüleri de yağmurun habercisi olabilir. Ansızın artan havadaki esinti, bazı insanlar için dizlerindeki ağrı da yaklaşan yağmurla ilgili bilgi verebilmektedir.
Çevrede yer alan ses, tat, koku, dokunma ile bilgiler duyusal izlenimlerdir. Bu bilgiler çevreden duyu organları aracılığıyla toplanır ve kişi tarafından tüm bu bilgilere anlam katılır. Anlamsal olarak değerlendirilen bilgiler yorumlanır ve davranışların temelini teşkil eder. Psikolojinin çalışma alanı insan davranışları ve ardında yatan süreçler olduğuna göre davranışların ham maddesi olarak görülebilecek duyumlar davranışı oluşturma anlamında önemlidir. Örneğin araba kullanırken çevrede bir sürü karmaşık uyaran bulunmaktadır. Trafik işaretleri, diğer araçlar, renkler, ışıklar arasından kişi gideceği yönü bulmada, araba kullanmakla ilgili uygun davranışları oluşturur.
Kişi kendi hızını ve diğer araçların hızına ilişkin bilgileri birlikte değerlendirerek kendini kazalardan korumaya ilişkin tüm karmaşık davranışları bir arada yürütür Öte yandan diğer araçların kornaları, trafikteki ambulansın siren sesi gibi işitsel unsurlar da bu davranışları şekillendirmede etkili rol oynayabilir. Örneklerde görüldüğü üzere duyu organları tarafından elde edilen bilgiler değerlendirilip uygun davranış tepkileri oluşturulmaktadır. Duyuların harekete geçmesinde çevresel uyaranları nasıl değerlendirdiğiniz önemlidir. Duyduğunuz ani ve yüksek sesli bir gürültü, sizin bir anda korunma davranışı gerçekleştirmenize neden olabilir. Sesi duyar duymaz belki yaşadığınız deprem benzeri sıkıntı yaratan geçmiş deneyimler etkisinde refleks olarak bu durumu bir tehlike olarak değerlendirip başınızı elinizin arasına alıp kendinizi korumak isteyebilirsiniz. Eğer böyle bir değerlendirmeniz yoksa uygun davranışı gerçekleştirmek için çevreden daha çok ipuçları toplama yoluna gidersiniz. Sesin geldiği yöne bakabilir, insanların konuşmaların dinleyebilir ve davranışın altyapısını hazırlarsınız.
Sonuç olarak insan vücudu çevrede gerçekleşen ışık ya da ses dalgaları gibi fiziksel enerji durumların sinir akımına dönüştürerek davranışa yönelik duyumları örgütlü bir biçime getirmektedir. Davranışların oluşması için öncelikli olarak bir duyusal girdinin olması gerekmektedir. Bu duygusal girdilerin değerlendirilme şekli davranışın şeklini de değiştirmektedir. İnsanlar çevrelerinden bilgiyi görme, işitme, tat, koku ve dokunma duyuları ile toplamaktadırlar. Bunun yanında kinestetik duyu, kaslar, kirişler ve eklemlerde yer alarak kol ve bacakların pozisyonu, kasların gerilimi hakkında bilgiler verirler.